Mehmet Serim
YDH Suriye
Temsilcisi Mehmet Serim, Kuneytra’daki sınır kapısının kısa bir süre
isyancıların eline geçmesine ilişkin haberlerin yansıtılış biçimini ve basının
Suriye’deki gelişmelerle ilgili çarpıtıcı yaklaşımını değerlendirdi.
Başlığı
garipsemeyin. Bizim basında buna benzer çok başlık var. 2 yıldan fazladır
atılan başlıklar ve yapılan haberlerden sonra hala gazete aldığınıza, TV
izlediğinize göre böyle bir başlığın doğru olduğunu düşündüm.
Sayın Alptekin
Dursunoğlu ne düşünür bu konuda bilmem; ama YDH’nin reytingini arttırmak için
bundan sonra biz de aynı başlıklardan kullanmalıyız.
“Esma Esad
hamile, Esad karısına “seni seviyorum” dedi.
Esad’ın korkunç
planı; Alevi Devleti kuracak.
Suriye’de
stadyumlar Sünni hapishanelerine döndü.
Esad, Sünni
kıyımı yapıyor.
Esad, Rus
denizaltısında yaşıyor.”
Cevval
basınımıza biraz da Suriye dışına sızmayan önemli gelişmeleri ana başlıklar
halinde biz aktaralım:
“Esad ayran
içmiyormuş da Enise Esad oğluna her sabah süt içiriyormuş.
Esma ile Enise
birbirine girmişler. Esma Esad, kaynanası için “o burada olduğu sürece bu
sarayda kalamam” demiş.”
Eveeet, bu tür bin bir “haberden” sonra güzide basınımız nihayet Kuneytra’yı da ele geçirdi!!!
Türk basını Kuneytra’yı nasıl ele geçirdi?
Azaz, Türkiye
sınırında bir yerleşim birimi. Burada 2012’de çatışmaların yoğunlaştığı zaman
Türkiye’de büyük gazetelerden sayılan Milliyet “Bir şehir böyle düştü”
başlığını atmıştı.
İlçe tanımlaması
ülkeden ülkeye farklılık gösterebiliyor. Nüfusu yaklaşık 50 bin olan Azaz’a biz
de ilçe diyelim. Milliyet’in kendi okuyucusunu nasıl gördüğü o günlerde
yayınladığı Aslı Aydıntaşbaş imzalı “Milliyet isyancıların merkezine girdi”
başlıklı haberde daha da somutlaşmıştı.
Aslı hanıma o
günlerde Azaz’ı fethetmesi için kimin yardım ettiğini bilmiyoruz; ama “özgürlük
savaşçılarının” zorla başörtüsü taktırdıklarını kendisi anlatıyor.
Aslı hanım
özgürlük savaşçılarının bu zorlamasını da şöyle açıklıyor: “Başımı
kapattırdınız, yarın iktidara geldiğinizde insanların başını zorla kapatacak
mısınız?” El Cevap: Hayır, herkes hür olacak; ama eğer başınızı kapatmazsanız ben iyi bir
Müslüman olarak sürekli yere bakmak zorunda kalacağım!
Neden Milliyet
ile giriş yaptık bu bölüme? Milliyet aynı tavrı Kuneytra meselesinde de
sürdürdüğü için. Önce olay nedir, bir bakalım:
6 Haziran
Perşembe sabahı Haaretz gazetesi İsrail ordu radyosuna dayanarak “Kuneytra’daki
sınır kapısının muhaliflerin eline geçtiğini” bildirdi.
Yani ele
geçirilen bir sınır kapısıydı. Bizdeki Cilvegözü/Bab el-Heva gibi bir kapı
yani.
Dünya basını
nasıl verdi bilmiyoruz; ancak bazı gazetelerin konu ile ilgili haberlerini
okuduğumuz zaman bizim basınımızda cehalet ile karışık yalan haber verme
hastalığının sürdüğüne bir kez daha şahit olduk.
Önce Milliyet’in
konu ile ilgili haberlerine bakalım:
Başlık:İsyancılar
Golan sınırını ele geçirdi[1]
Spot:Suriye’de
Kusayr kentini kaybetmelerinin ardından isyancı güçler çatışmaların
yoğunlaştığı, İsrail sınırında bulunan Kuneytra kentini ele geçirdi.
Haber:Aynı
zamanda Golan Tepeleri’nin de bulunduğu sınır kapısında yaşananlar üzerine
İsrail güvenlik nedeniyle kapılarını kapatma kararı aldı.
Milliyet’in
haberine göre isyancı güçler Kuseyr” kentini” kaybetmelerinin ardından Kuneytra
kentini ele geçirmiş. Güzel. Milliyet’in bir yenilgiyi başka bir “zafer” haberi
ile kapatma çabasını anlıyoruz; ancak “bari
doğru yazsanız da okuyucunuz da bilgilense” demeden de edemiyoruz.
Haberin
devamında ise İsrail’in sınır kapılarını kapattığını görüyoruz.
Birincisi,
İsrail ile Suriye arasında sınır kapısı yok. İki ülke birbirini tanımıyor.
İkincisi, arada
tampon bölge var ve bu bölge BM’nin denetimi altında. Yani İsrail toprağı değil
orası.
Üçüncüsü, “kapılar”
yok, kapı var.
İkinci örneğimiz
Star gazetesi. Star, Suriye haberlerinde en büyük başarıyı klasik “Esad,
katliam yapıyor” haberlerinden birinde Ramazan Öztürk’ün ünlü Halepçe
katliamının ardından çektiği fotoğrafı kullanarak gösterdi.
Star
okuyucularının o zaman gazeteyi arayarak “para verip alıyoruz, bizi salak
yerine koymaya hakkınız var mı?” diye tepki gösterip göstermediklerini
bilmiyoruz; ama göstermiş olsalar bile Star yöneticilerinin bu tepkiden
etkilenmediğini Kuneytra haberinde de gördük.
Star gazetesi
sınır kapısı hikayesini “Son Dakika: Muhalifler Kuneytra’yı ele geçirdi”
başlığı ile verdi. Star haberine kaynak olarak AA’yı göstererek şıracı-bozacı
işbirliğinin güzel bir örneğini sergiledi.
Haberin twitter’dan
verildiği orjinal cümle şu şekilde:
@haaretzcom: IDF
confirms that Syria rebels
seize Quneitra crossing on Israeli border in Golan Heights.
Yani, “İsrail
ordusu Golan Tepeleri’nde İsrail sınırındaki Kuneytra kapısının isyancıların
eline geçtiğini doğruladı.”
Star dış
haberler bölümünde eminiz iyi İngilizce bilenler vardır. “Kapı”nın hangi
aşamada “şehir” olduğunu bilmiyoruz.
Spot:Suriye
muhaliflerin Golan tepelerinde bulunan tampon bölgeyi ele geçirdiği bildirildi.
İsrail Ordusu’ndan yapılan açıklamada da muhaliflerin tampon bölgeyi ele
geçirdiği doğrulandı.
Haber:Suriye
İnsan Hakları İzleme Örgütü Başkanı Rami Abdurrahman, Suriyeli muhalif güçlerin
Golan tepelerinin Suriye ile İsrail arasında bulunan tampon bölgeyi kontrol
altına aldığını açıkladı.
Abdurrahman, “Suriye
muhalefeti, Golan tepelerinde Kuneytra şehri yakınında bulunan sınırını ele
geçirdi” dedi. Abdurrahman bölgede Suriye ordusu ile muhalifler arasında
çatışmanın sürdüğünü ifade etti.[2]
Haberin
içeriğine girdiğimiz zaman anlıyorsunuz ki ele geçirilen Kuneytra şehri değil
tampon bölge. Üstelik “ele geçirme” ifadesi yerine “kontrol altına aldı”
ifadesi kullanılmış. Tabii bu ifade de Star’ı kurtarmıyor. Çünkü haber doğru
olsa bile muhalifler, BM kontrolü altındaki bir tampon bölgeyi işgal etmiş
oluyor.
Daha sonraki “Suriye
muhalefeti, Golan tepelerindeki Kuneytra şehri yakınında bulunan sınırını ele
geçirdi” cümlesindeki anlatım bozukluğuna değinmiyor.
Daha sonraki bir
haberinde ise, saçmalığı daha da ileriye götüren gazete bu kez, “Golan Tepeleri
işgal altında” başlığını kullandı.
Habere girince
Kuseyr’de çekildiği belli olan fotoğrafın kullanılmasını es geçip başlık ve
içeriğe geliyoruz. (bazı cümleler):
Başlık:Kirli hesaplar
Suriye İnsan
Hakları İzleme Örgütü Başkanı Rami Abdurrahman, muhaliflerin Golan Tepeleri’nde
bulunan tampon bölgeyi ele geçirdiğini duyurdu.
Bu bilgi İsrail
Ordusu tarafından da teyit edildi.
Ağırlıklı olarak
Dürzi nüfusunun yaşadığı bölgelerde İsrail ordusu da alarma geçmiş durumda.
İşgal altındaki toprakların bir kısmını İsrail daha sonra ilhak etmişti.[3]
İsrail’in Golan’daki
“icraatlarına” daha sonra değineceğiz.
Haberdeki
başlığı okuyunca sanırsınız “Golan’ı işgal eden İsrail değil, Suriye ordusu.” Starcılar
bilmiyor olabilir; ama uluslararası hukuka göre Golan’da işgalci olan, kendi
toprağını geri almak isteyen Suriye değil İsrail’dir. Üstelik BM kararlarına
rağmen İsrail, bu bölgeyi boşaltmıyor.
Star gazetesi
hangi kirli hesapları kastetti bilmiyoruz; ama böyle bir başlık da kullanılmış
haberine. Kirli hesaplar!!!
Bu bölgede
Dürziler de yaşıyor; ama Araplar, Türkmenler ve Çerkesler de var.
Kuneytra nerede?
Kuneytra, Şam’ın
güneybatısında İsrail ile sınır. Aslında hukuken “İsrail’in işgal altında
tuttuğu Golan ile sınır” demek daha doğru olur. Kuneytra, 1967 savaşında İsrail’in
eline geçti. 1973 savaşında ise, Suriye şehrin bir kısmını geri aldı ancak
birlikleri geri çekilirken Kuneytra’yı yerle bir etti. Tavanı ile tabanı bir
olmuş yüzlerce ev ve harabeye dönmüş onlarca bina, cami, kilise, hastane, okul
öylece duruyor.
Suriye yönetimi
ise bu binaları yeniden imar etmek yerine tampon bölge içine alınan eski
Kuneytra’nın Şam’a doğru yaklaşık 10-20 km gerisinde “Yeni Kuneytra’yı” kurdu.
Eski Kuneytra’yı
da içine alan bölgede Suriye ile İsrail (işgal altındaki Golan) arasında ise
bir tampon bölge bulunuyor. Burada BM gücü görev yapıyor.
Kapı nasıl bir kapı?
Haberlere konu
olan kapı klasik sınır kapısı değil. Kuneytra’nın güneyinde yer alan ve Golan’a
açılan BM denetiminde bir kapı. Bu kapı, Golan tarafında kalan birkaç köyde
yaşayan Suriyelilerin yılda bir-iki kez yetiştirdikleri tarım ürünlerini Suriye’ye
geçirmeleri için kullanılıyor. BM görevlilerinin de Suriye’ye geçiş kapısı
burası. Kapının dışında diğer yerlerde ise mayın döşeli.
Peki, bu
işlevsiz kapının bu kadar büyütülmesindeki amaç ne? Rakka’da olduğu gibi “muhalifler
bir yeri ele geçirdi” yaygarası koparmak.
İsrail’in icraatları
Star gazetesi
yıllardır işgalcinin İsrail olduğu gerçeği bilinmesine rağmen Suriye Devleti
kendi sınır kapısını geri almak için operasyon yapınca (ve muhalifler
yenilince) hazmedememiş olacak ki “Suriye’yi Golan’da işgalci” yapmış. Bu
gazetecilik başarısına şapka çıkarmaktan başka ne gelir elden?
Üstelik İsrail
bu bölgede (BM kararlarına rağmen) yıllardır sistematik hırsızlık yapıyor.
İsrail;
1-Golan’ı işgal
altında tutuyor. BM’nin kararlarına rağmen bu bölgeyi boşaltmıyor.
2-Buraya yeni
yerleşimciler getirdi ve halen getirmeye devam ediyor.
3-Kuneyta da
dahil olmak üzere önceden döşediği 1 milyonun üzerinde mayının haritasını BM
kararlarına rağmen Suriye’ye vermiyor. Bu mayınlar tarım arazilerinde de
mevcut. Her yıl birkaç çocuğun ölümüne, birkaç kişinin de sakat (körlük,
bacak-kol kopması vs) kalmasına yol açıyor. Çocukların çoğu oyuncak zannedip
oynadıkları mayınlardan dolayı ölüyor. Ölen ya da sakat kalanların arasında
Türkmenler de var.
4-Golan’daki
yeraltı ve yerüstü su kaynaklarını hukuka aykırı şekilde kullanıyor. Üstelik
Suriye sınırı yakınlarındaki kuyuları kurutuyor.
5-Yerüstü su
kaynaklarının üzerine barajlar yapıyor. Bunun iki sebebi var:
a)Suyu İsrail
tarafına yönlendirip Suriyeli çiftçileri susuz bırakarak tarımsal üretime darbe
vurmak.
b) Barajlarda
biriken suyu gerektiği zaman kullanarak Kuneytra’yı su altında bırakmak.
6-İsrail burada
Suriyeli köylülerin yaptığı tarıma darbe vurmak için koskoca bir gölü kuruttu.
7-Buradaki
Suriyeli köylüler elma başta olmak üzere tarımsal üretim ile geçiniyor ve BM
gözlemcilerinin denetiminde her yıl ürünlerini Suriye tarafına gönderiyorlar.
[1]http://dunya.milliyet.com.tr/isyancilar-golan-sinirini-ele/dunya/detay/1719675/default.htm
[2]http://haber.stargazete.com/dunya/israil-kuneytrayi-ele-gecirdiler/haber-760264
[3]http://haber.stargazete.com/dunya/kirli-hesaplar/haber-760781
No comments:
Post a Comment